exposal ne demek?
- Fesih, iptal duyurusu, kınama; ifça, açığa vurma, gözler önüne serme; filmi/fotografı ışığa tutma (Fotografçılık); fotograf; terketme, bırakma; yerleştirme, koyma, yer, konum, yerleştirme (güneşle ilişkili)
expose
- Suçu ortaya koyma, gizli bir şeyi açığa vurma
- Gizli kusurları meydana çıkaran makale veya kitap.
- Maruz bırakmak, karşı karşıya getirmek
- Göstermek, arz etmek
- Terk etmek, bırakmak (çocuk)
- Teşhir etmek
- Keşfetmek, açmak, meydana koymak, açığa vurmak, alenen göstermek
- Kirli çamaşırları ortaya dökmek
- Almak, çıkarmak(filim üzerine).
expose oneself
- Kendini maruz bırakmak
- Kendini teşhir etmek
- Karşı karşıya kalmak