exemplary ne demek?
- Örnek alınacak
- Örnek, ibret verici
- Tavsiyeye şayan
- İbret teşkil eden
örnek
- Bkz. eşantiyon, numune
- Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen şey, model
- Göstermelik
- Bir şeyin benzeri, tıpkısı, misil.
- Bir düşünceyi, kuralı, gözlemi veya savı desteklemek ve açıklamak amacıyla ileri sürülen söz, yapılan davranış, misal.
- Durum ve niteliği benimsenmeye değer kimse veya şey
- En iyi biçimde olan
- Mallarını tanıtmak isteyen firmaların, malın niteliğini belirtmek, özelliklerini göstermek amacıyla, o maldan bedelsiz verdiği veya gönderdiği parça.
- Bir nesnenin ya da bir işlemin yapımında kılavuzluk eden ve aslının niteliklerimi değişik bir ölçü içinde taşıyan nesne ya da işlem birimi, anlamdaş taslam.
- Bir karar ya da yazının benzeri.
exemplary damages
- Asıl tazminata ek olarak hükmedilen cezai tazminatlar
- Cezai tazminat
exemplar
- Sembol
- Timsal, misal
- Örnek, numune
- Suret, kopya, nüsha.
- Model, simge