ender ne demek?
Kökeni: Arapça
- Çok seyrek olarak, çok seyrek bir biçimde.
- Hem erkek hem kadın adı olarak kullanılır.
- Çok az bulunur, pek nadir.
- Çok az, çok seyrek.
Ender fırsatlarla gittiğim bu salaşın içi bana pek sempatik gelirdi.
B. Felek - Çok yakın dost.
Derdimizi dökecek bir dert ortağı, şikâyetimizi dinleyecek bir cankulağı bulunsun.
A. Ş. Hisar - Sırdaş.
- Rare.
- Unusual.
- Exceptional.
- Rarely.
- Very rare.
- Precious.
- Remarkable.
- Unwonted.
- One who, or that which, makes an end of something; as, the ender of my life.
Enderby adası sığırı
- Yeni Zelanda'nın güneyindeki Enderby adasından köken alan, oldukça dayanıklı ve kötü çevre koşullarına uyum gösteren, adanın soğuk, yağmur ve rüzg
enderez
- Nasihat, öğüt, vasiyet.