emek gücü politikası ne demek?
- Bk. işlendirme politikası
işlendirme politikası
- İşlendirmeyi artırmaya yönelik olarak uygulanan iktisat politikaları.
- Employment policy.
emek
- Bir işin yapılması için harcanan beden ve kafa gücü
- Uzun ve yorucu, özenli çalışma
- İnsanın bilinçli olarak belli bir amaca ulaşmak için giriştiği hem doğal ve toplumsal çerçevesini hem de kendisini değiştiren çalışma süreci, say.
- Belli bir bedel karşılığı üretim sürecinde üretim faktörlerinden biri olarak yer alan beden ve/veya beyin gücü.
- Uzun, yorucu ve özenli çalışma.
- Bir işin yapılması için harcanan beden ve kafa gücü.
- 1. uzun, yorucu ve özenli çalışma. 2. bir işin yapılması için harcanan beden ve kafa gücü.
- Labour, labour.
- Labor.
- Labour.
emek akışkanlığı
- İşçilerin; meslek içi, iş kolları, bölgeler veya ülkeler arasında herhangi bir engelle karşılaşmaksızın hareket edebilmeleri. krş. dikey işgücü akışkanlığı, yatay işgücü akışkanlığı
- Mobility of labour.
gücü
- Bez tezgâhında ipliği ayarlayan tezgâh tarağı.
- Consuming power.
- Hearness.
- Leaf.
- Reed.
- Weaving reed.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
emekemek akışkanlığıemek aranımıemek artıran teknolojik ilerlemeemek arz fazlasıemek arzıemek bolluğuemek çekmekemek değer kuramlarıemek değer teorileriemeeme seme yaramamakeme yaramakEMEAemeçgücügücü aşangücü bir olangücü dahilindegücü gücünegücü ipliğigücü olmamagücü tükenmekgücü yetengücü yetmekgücalgücalpgüce gidengüce sarmakgücel