embraced him ne demek?
- Onu kucakladı, onu sardı, onu bağrına bastı
embraced
- Benimsemek
embrace
- Yakalamak
- Beslemek (ümit)
- Kucaklaşmak
- Sarmaş dolaş olmak
- Kapsamak, ihtiva etmek
- Mahkemeyi tesir altında bırakmaya çalışmak
- Ele geçirmek
- Kucaklamak, bağrına basmak, sevmek
- Sarmak, içine almak
- Benimsemek, kabul etmek, almak
him
- Huy, mizac, tabiat.
- Eril onu, ona.
- His veya Her Imperial Majesty.
- Onu, ona, o, kendi, kendine