embolus ne demek?
- Tıkaç
- Kan veya lenf damarı içerisinde yüzen ve damar iç boşluklarının mekanik olarak daralmasına veya tıkanmasına neden olan yağ damlacıkları, hava kabarcıkları ve diğer yabancı cisimler
- Bkz. embolüs
- Embolus
tıkaç
- Herhangi bir şeyin delik veya ağzını tıkamaya yarayan nesne.
- Genellikle bir boru içine ya da bir elektrik çevrimine yerleştirilen ve bir geçiti denetlemeye yarayan gereç.
- Valve.
- Stopper.
- Plug.
- Tampon.
- Cork.
- Wadding.
- Bung.
- Filler.
embolüs
- Damar içinde yüzen ve damar lumenlerinin mekanik olarak daralmasına veya tıkanmasına neden olan doku parçası, bakteri kümesi ve yağ damlacığı gibi katı veya hava kabarciğı gibi maddeler.
- Embolus.
- Clump of undissolved material in the bloodstream
- Kan pıhtısı, kan dolaşımında bulunan çözünmeyen bir madde kümesi
embol
- İnvajinasyon ile gastrula oluşması.
- Embole.
embolali
- Saçma bir şekilde anlamsız kelimelerle konuşma.
- Embololalia.