ejaculatory ne demek?
- Fışkırtma
- Boşaltılan
- Dökülüveren
- Ani
fışkırtma
- Fışkırtmak işi.
- Bkz. atılım, ekskresyon
- Fırlatma, dışarı atma, kovma
- Flush.
- Spouting.
- Ejaculation.
- Ejection.
- Blast.
- Blasting.
- Spraying.
ejaculatory duct
- Fışkırtma kanalı
- Bir şeyin içinden dışarı fışkırtılmaya zorlandığı kanal
- Boşaltma kanalı
ejaculatory ducts
- Ductus deferens ile seminal vezikülün boşaltıcı kanalının birleşmesinden oluşan ileten kanal
- Bkz. ejekülasyon kanalı
- Meni atıcı kanal