doğuştan ne demek?
- Kişinin doğduğu andan beri var olan, öğrenilmiş şeylerin sonucu olmayarak, doğuşla birlikte gelen, fıtri
Duygularımızı biz doğuştan mı getiririz sanırsınız?
N. Ataç - Yaradılıştan
İnsan doğuştan medenidir, cemiyet içinde yaşamak için yaratılmıştır.
R. N. Güntekin - Kalıtsal olmayan ve doğuşta meydana gelen fizyolojik ve morfolojik bozukluklar.
- Doğumda var olan, sonradan biçimlenmemiş, konjenital, konjenitalis.
- Kalıtsal, herediter, irs
- Innate.
- Congenital.
- Trueborn.
- Inborn.
- Inbred.
- Native.
- Natural.
- Congenitally.
- Naturally.
- Inherently.
- Born.
- From birth.
- Natural born.
- Congenital, innate.
- Congénital, inné
doğuştan alakrima
- Doğuştan gözyaşı salgısının yetersizliği veya yokluğuyla belirgin seyrek olarak küçük cüsseli köpek ırklarında görülen bir bozukluk.
- Congenital alacrima.
doğuştan anevrizma
- Damarların doğuştan kese biçiminde genişlemesi. Özellikle, ana atardamarda ve arteria pulmonalis'te biçimlenir.
- Congenital anaurism.