dissipate to ne demek?
- Dağıtmak
- Yok etmek
- Gidermek
dağıtmak
- Toplu durumda bulunanları birbirinden uzaklaştırmak veya ayırmak
- Belli bir orana göre bölüştürmek, pay etmek, tevzi etmek
- Herhangi bir şeyi ayrı ayrı kimselere vermek.
- Bir şeyin veya bir yerin düzenini bozmak.
- Güçlü bir vuruşla büyük bir zarara yol açmak.
- İletmek, ulaştırmak
- Bir topluluğun varlığına son vermek, feshetmek.
- Kurulu bir düzeni bozmak.
- Rough up.
- Dispatch.
dissipate
- Boşa harcamak
- Çarçur etmek
- Gidermek, yok etmek
- Ziyan etmek
- Har vurup harman savurmak
- Dağıtmak, yaymak
- İsraf etmek
- Dağılmak
- Müsrif olmak
- Ziyan olmak, harcanmak
dissipated
- Çarçur edilmiş
- Harcanmış
- Sefahat düşkünü
- Ayyaş
- Dağılmış
to
- -e
- -e doğru, yönüne doğru, tarafına
- Ile
- -e kadar, -e değin, derecesine kadar
- -e dair
- -e nazaran, -e nispetle
- -e göre
- Hakkında, için
- Mak, mek (mastar edatı).
- -e dogru