disappointing ne demek?
- Hayal kırıklığına uğratıcı
- Umut kırıcı
- Umudunu boşa çıkaran
- Moral bozucu
- Heves kırıcı
hayal
- Zihinde tasarlanan, canlandırılan ve gerçekleşmesi özlenen şey, düş, imge, hülya
- Belli belirsiz görülen şey, gölge.
- Görüntü.
- İmge.
- Aydınlatılan bir perde arkasında deri veya kartondan yapılmış, hareket edebilen resimler ve bunlarla oynatılan oyun
- Bk. görüntü, resim
- Bk. düşlem
- Bk. gölge
- Gölge.
- 1. insanın kafasında canlandırdığı şey. 2. bir olay veya eşyanın zihinde kalan izi. 3. gerçekte olmadığı halde görüldüğü sanılan şey, görüntü.
disappointingly
- Moral bozar bir şekilde
- Ümit kesen bir şekilde
- Hayal kırıklığına uğratarak
disappoint
- Memnun edememek
- Canını sıkmak, üzmek
- Müteessir etmek
- Ümitlerini boşa çıkarmak
- Altüst etmek
- Bozmak
- Boşa çıkarmak
- Hayal kırıklığına uğratmak
- Düş kırıklığına uğratmak