dirsek ne demek?
- Kol ile ön kol arasındaki eklemin arka yanı.
- Köşe.
- Giysi kolunda dirseğe rastlayan bölüm
Dirseği yırtık neftî bir örme ceket giymiş.
P. Safa - Boruların doğrultusunu değiştirmekte kullanılan bağlantı parçası.
- Bir direği veya başka bir şeyi sağlamlaştırmak için yanına eğik olarak yerleştirilen ağaç, makas
Elini oturduğu koltuğun dirsek yerine vurunca ben kalktım.
B. Felek - Kolun birinci ve ikinci parçalar arasında kalan, bükülmenin sağlandığı bölüm.
- Kolla ön kol kemiklerinin oluşturduğu kolun iki kısmı arasındaki bükülmeyi sağlayan kol bölümü, ankon.
- Bk. dar dirsek
Elbow.
Bend.
Bracket.
Ancon.
Angle.
Cubitus.
Flexion.
Olecranon.
Console.
Crank.
Hand.
Turn.
Pend pipe.
Angle bracket.
Outrigger.
Shoulder.
Stove pipe.
Offset.
Support.
Cantilever.
Knee.
Prop.
Crook.
Coude
dar dirsek
- Yay biçiminde kısa dirsek.
dirsek atardamarı
- Yalnızca etçillerde bulunan, kedide arteria interossea caudalis'ten, köpekte arteria interossea communis'ten çıkan atardamar, arterya ulnaris.
- Yalnızca etçillerde bulunan, kedide a. interossea caudalis'ten, köpekte a. interossea communis'ten çıkan atardamar, arterya ulnaris.
Arteria ulnaris.
Arteria ulnaris
dirsek biçiminde eğim
Elbow.