diremek ne demek?
- Bir şeyi dikine koymak, dayamak, durdurmak.
- Direnmek, karşı koymak, inat etmek, ısrar etmek.
Pro to support, hold up.
direme
- Diremek işi.
direm
- Şimdiki üç gram ağırlık. Okka denen eski ağırlık ölç--uşu--nün (1/400) kadarıdır. Şer'an, orta büyüklükte yetmiş tane arpa ağırlığı.
- Gümüş para.
- Akçe, para.
- Eskiden kullanılan bir ağırlık ölçü.