derhuş ne demek?
- Derhor, layık, münasip, muvafık, uygun, yakışır, şayeste.
derh
- Men etmek, engel olmak.
derhal
- Çabucak
- Şimdi, hemen, bu anda, vakit kaybetmeden.
- In continenti.
- In praesenti.
- Momentarily.
- On the nail.
- Promptly.
- Soon.
- Thereupon.
- In one's track.