deney odası yöntemi ne demek?
- Toplumsal, ruhsal ya da fiziksel olayların nedenlerinin, etki ve niteliklerinin, denetim altında tutulan koşullar içinde, gerçek yaşantılar ya da deneyler yardımıyle ortaya çıkmasını sağlayan bir inceleme ve öğretim yöntemi.
- Kişisel etkinliklere çok önem veren, öğrencilerin tek tek ya da kümeler halinde deneyler yaparak yetişmeleri için geniş olanaklar sağlayan öğretim yolu.
Laboratory method.
deney
- Bilimsel bir gerçeği göstermek, bir yasayı doğrulamak, bir varsayımı kanıtlamak amacıyla yapılan işlem, tecrübe
- Deneyim, tecrübe
- Bilinmeyen bir şeyi bulmak, bir ilkeyi, bir varsayımı sınamak amaciyle yapılan eylem ya da işlem.
- Bilimsel araştırma yapmak, bir varsayımı ya da bir yasayı kanıtlamak için tasarlanarak yapılan ve belirli niceliklerin ölçülmesine, karşılaştırılmasına dayanan kılgıl çalışma.
- Bilimsel birgerçeği ortaya çıkarmak, bir varsayımı denemek ya da kanıtlamak, bir yasanın doğruluğunu göstermek ereğiyle yapılan işlem.
- İstatistiksel açıdan, gözlemlerin veya ölçümlerin olası sonuçlarını elde etmek için kullanılan terim.
- Test.
- (Bak: Tecrübe)
- Fizik, kimya, biyoloji gibi derslerin öğretiminde doğal olayların bağıntıları ve yasaları üzerinde bilgi edinmek; varsayım olarak benimsenen bilim yasalarının doğruluğunu göstermek; belli bir doğa olayını, etmenleri denetim altında tutarak, sınıf ya dadeney odasında öğrencilere göstermek için yapılan planlı deneme ya da sınama işi.
Pilot.
deney alanı
Test range
oda
- Evin veya herhangi bir yapının oturma, çalışma, yatma gibi işlere yarayan, banyo, salon, giriş vb. dışında kalan, bir veya birden fazla çıkışı olan bölmesi, göz
- Serbest meslek adamlarını içinde toplayan resmî birlik.
- Yeniçeri kışlası.
- Bir yapının, özellikle bir evin, oturmak, çalışmak, yatmak gibi eylemlere yarayan gözelerinden her biri.
Room.
Chamber.
Apartment.
Association.
Society.
Organization.
yöntem
- Bir amaca erişmek için izlenen, tutulan yol, usul, sistem.
- Bilimde belli bir sonuca erişmek için, bir plana göre izlenen yol, metot.
- Bir sorunu çözüme götürmek için geliştirilen yollar.
- Bir işlemin yapılması yolu.
Mode.
Modus.
Order.
Practice.
Procedure.
Proceeding.