demirbaş ne demek?
- Bir yerde kullanılan, bir yere kayıtlı olan, bir görevliden öbürüne teslim edilen dayanıklı eşya.
Salonun demirbaşı olan piyano, yağmurlu günlerde çocukların eğlenmesi için kullanıldı.
A. Kutlu - Bu nitelikte olan.
Demirbaş eşya. Demirbaş dolap.
- Bir yerin eskisi, emektarı olan (kimse)
Her romancının bütün romanlarında değişmeyen demirbaş bir kişisi var: kendisi.
A. Ağaoğlu - Kamu veya özel işletmelerde kayıtlı olarak kullanılan ve görev değişimi sırasında bir görevliden diğerine aktarılan dayanıklı eşya. krş. sermaye malları
- Demir-baş. Başı demir gibi sağlam olan.
- Inventory stocks.
- Fixture.
- Plant.
- Old timer.
- Permanent or heavy fixtures or equipment.
- In the nature of fixtures and equipment.
- Long time functioning of employee.
- Old-timer.
- Fixed assets.
- Fixtures.
demirbaş defteri
- Kitaplığa gelen kitapların geliş sırası ve sayısına göre yazıldıkları defter.
- Accession book.
demirbaş eşya
- Bk. taşınır demirbaş
- Inventory stock, fixtures and equipment.