değnek ne demek?
- Elde taşınacak incelikte düzgün ağaç, sopa, çomak
Testiyi bir eline, değneğini ötekine alır.
H. R. GürpınarArabayı çeken lagar mandaları bir nefer, kalın bir değnekle hayladı.
A. H. Müftüoğlu - Değnekle atılan dayak.
- Meddahın elinde tuttuğu, çeşitli nesneleri göstermede kullandığı sopa.
- Cane.
- Crook.
- Staff.
- Stave.
- Stick.
- Wand.
- Crooked stick.
- Verge.
- Baton.
değnek çekirgeleri
- Bulunduğu yerin rengine uyma özelliği de gösteren ve tarım bitkileri için zararlı olabilen çöpümsü ya da yaprağımsı görünüşte düzkanatlılar familyası.
- Walkingsticks.
- Gespenstheuschrecken
- Phasmidés
- Phasmidae
değnek gibi
- Çok zayıf ve ince.
- Skinny, scraggy.