dangalak ne demek?
- Akılsız, düşüncesiz (kimse)
Bu dangalağın hiçbir şeyden haberi yoktu.
Ö. Seyfettin - Bone-headed.
- Half-witted.
- Crass.
- Bonehead.
- Bumpkin.
- Boob.
- Blockhead.
- Twat.
- Stupid.
- Birdbrained.
- Blockheaded.
- Dummy.
- Cretin.
- Arrogant.
- Fool.
- Idiot.
- Air head.
- Fart.
- Fathead.
- Fucker.
- Know nothing.
- Known nothing.
dangalakça
- Dangalağa yakışır.
- Dangalağa yakışır biçimde.
- Zarf (dangala'kça).
dangalaklık
- Dangalak olma durumu veya dangalakça davranış.
- Foolishness.