dağılım ne demek?
- Dağılarak birbirinden ayrılma.
- Bir toplumda, bir kümede incelenen bir veya birçok özelliğin zamana, yere, seçilen herhangi bir değişkene göre hesaplanan sayısal ve oransal dağılışı.
- Bir ses biriminin, anlam biriminin değişik kullanım veya bağlamlardaki çevrelerinin tümü.
- Ulusal gelirin toplumun bireyleri veya kesimleri arasındaki dağılışı
Vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı, maliye politikasının sosyal amacıdır.
Anayasa - Mal üretiminde, katkıda bulunanlara, üretilen mallardan herhangi bir ölçüde verilmesi, dağıtılması.
- Birleşiminde kütle içinde tamamen eşit olarak dağılmış gerçek veya koloidal eriyik biçiminde başka bir madde bulunan katı, sıvı veya gaz durumundaki bütün cisimler.
- Bk. yükdağılımı, erkedağılımı.
- Bir niceliğin işlevi olduğu bir değişkenin değerleri üzerinde ağırlıklı üleşimi.
- Değişik dalga boylarından oluşan ışığın, kırınım göstergesi dalga uzunluğuna göre değişen bir ortamın yüzeyinde, kendini oluşturan dalgalara kırınım yoluyla ayrılması.
- Karmaşık bir ışınımın tekrenkli bileşenlerine ayrılması.
- Bu olayı doğuran bir dizge ya da ortamın özelliği.
- Bu özelliğin sayısal değeri.
- İlaçların kandan, doku ve organların içine yayılması.
- Dispersion of light.
- Distribution.
- Dispersion.
- Dissociation.
- Dispersal.
- Allocation.
- Dissolution.
- Scatter.
- Lichtstruung
- Verteilung
- Dispersion
- Dispersion de lumière
- Dispersion
- Distribution
dağılım çizgesi
- Scatter chart.
dağılım değişmezi
- Partition coefficient.