döner ne demek?
- Bir eksene geçirilmiş etlerin döndürülerek pişirilmesiyle yapılan kebap, döner kebap
Lokantaların vitrinlerinde, mis kokularla dönerler pişiyordu.
Ç. Altan - Döner sermaye.
- Dönmekte olan, dönen, dönecek biçimde düzenlenen.
- Sermaye.
Turning.
Turnable.
Winding.
Doner kebab.
Swivel.
Rotary.
Rotative.
Rotatory.
Revolving.
Rolling.
Gyratory.
Rotating.
Spiral.
Spinning.
Circling.
Circulating.
Rotated.
Whirling.
Pressed lamb roasted on a large vertical spit.
döner akreditif
- Bk. dönen akreditif
döner anamal
- Yapımcı bir kuruluşa ilişkin işlemleri gerçekleştirebilmek üzere yapılacak ödemeler ve giderlerin tümünü karşılayabilmek amacıyla elde bulundurulan para.
Rolling funds.
Fonds de reulement