cut across all boundaries ne demek?

  1. Sınır tanımamak.

sınır

  1. Komşu il, ilçe, köy veya kişilerin topraklarını birbirinden ayıran çizgi.
  2. Bir şeyin yayılabileceği veya genişleyebileceği son çizgi, uç.
  3. Uç, son.
  4. İki komşu devletin topraklarını birbirinden ayıran çizgi, hudut.
  5. (en)Frontier.
  6. (en)Border.
  7. (en)Borderline.
  8. (en)Boundary.
  9. (en)Limit.
  10. (en)Borderland.

cut

  1. Kesmek
  2. Devam etmemek
  3. Ortadan kaybolmak
  4. Sulandırmak, seyreltmek
  5. Diş çıkarmak, dişi çıkmak
  6. Kesişmek
  7. Bk. kesme
  8. Biçmek
  9. Makasla kesmek, budamak; kırpmak.
  10. Kesilmiş, kesik, biçilmiş

cut a big swath

  1. Çok dikkat çekmek.
  2. Caka satmak.

across

  1. Karşıya
  2. Karşı tarafta
  3. Karşısında
  4. (deniz/okyanus) aşırı
  5. Genişliğinde
  6. Çapraz
  7. Çaprazında
  8. Bir tarafından öbür tarafına
  9. Içinden
  10. Karşıdan karşıya

all

  1. Hep
  2. Bütün, tüm, tümü
  3. Hepsi
  4. Herkes, her şey
  5. Tamamen, tamamı, tamamıyla
  6. Her

Türetilmiş Kelimeler (bis)

cutcut a big swathcut a capercut a dashcut a figurecut a shinecut a toothcut a wide swathcut acrosscut adriftcucuacua architecturecua mimarisicuanacrossacross fromacross in rowsacross the boardacross the board agreementacross the board increaseacross the counteracross the countryacross the green lineacross the nationacrosacrosinacrosomeacrosome bladdersacrosome reaction
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın