criminal charge ne demek?
- Iddianame
iddianame
- Savcılığın soruşturma sonunda elde ettiği kanıtları ve iddialarını içinde topladığı, mahkemede okunan yazı.
- Müddei umuminin (savcının), iddialarını topladığı ve soruşturma sonunda mahkemede okuduğu yazı. (Ceza işlerinde hazırlık tahkikatının neticesi, davasının açılması için kafi olduğu anlaşılırsa savcı bu davayı, ya ilk tahkikatın açılması hakkında sorgu hakimine bir talepname veya doğrudan doğruya mahkemeye bir iddianame vermek suretiyle açar. Savcının bu suretle davayı açtığını bildiren yazısına iddianame denir. (O.T.D.S.)
- Accusation.
- Criminal charge.
- Indictment.
criminal cases
- Ceza davaları
criminal code
- Ceza kanunu
charge
- Şarj etmek
- Suçlamak, sorumlu tutmak
- Ödetmek, kredi kartından almak
- Suçlamak, üzerine atmak, saldırmak, hücum etmek
- Itham etmek, mesul tutmak
- Yüklemek, doldurmak
- (hizmet karşılığında ödenen) ücret
- Tembihlemek, bilgi vermek, aydınlatmak
- Doldurmak (tüfek, top, ocak vb)
- Doyurmak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
criminal casescriminal codecriminal conversationcriminal courtcriminal abortioncriminal actcriminal actioncriminal assaultcriminal behaviourcriminalcrimecrime committed by imprudencecrime ratecrime reportercrime scenechargecharge a batterycharge a feecharge accountcharge amplifiercharge balancecharge capacitycharge cardcharge carriercharge coefficientcharchar a bancchar a banc charabancchar colorchar left