content ne demek?
- Muhteva, içerik
- Memnun etmek
- Esas, öz, gerçek anlam
- İçindekiler
- Memnuniyet, rahatlık
- Esas, öz
- Hoşnut, memnun, razı
- Hacim, istiap, miktar
This coal has a high sulfur content. / Bu kömürün kükürt miktarı yüksek.
- Hoşnutluk, memnuniyet.
- Lehte oy kullananlar
- Lordlar Kamarasında olumlu rey.
- Tatmin etmek
- Hoşnut etmek
content address storage
- Içerik adresli bellek
content addressable memory
- İlişkisel bellek