concrescence ne demek?
- Beraber yürüme
- Birleşme
- Bkz. konkresans
beraber
- Birlikte, bir arada
- -e rağmen, -e karşın
- Aynı düzeyde
- Birlikte bulunan.
- Together.
- With.
- Equal.
- Level.
- Accompanying.
- Abreast.
konkresans
- Ayrı iki parçanın primitif olarak beraber büyümesi.
- Concrescence.
concrescent
- Birleşme, parçaların eklenmesiyle büyüyen, birleşmek üzere olan
concrete
- Maddi
- Somut, müşahhas
- Belirli, muayyen
- Betondan yapılmış
- Beton
- Betona benzer herhangi bir karışım
- Somut bir varlık
- Bir bütün haline getirmek
- Beton dökmek
- Taşlaştırmak