commiserative ne demek?
- Teselli edici
- Halden anlayan
- Merhametli
- Anlayışlı
teselli
- Avunma, avuntu, avunç
- Piyangoda büyük ikramiyeyi kaybeden en yakın numaralara yapılan ödeme.
- Avunma. Kederli ve gamlı olan bir kimseyi söz ve nasihatle ferahlandırma.
- Consolation.
- Comfort.
- Cheer.
- Salve.
- Solace.
- Balm.
- Comfort avunç.
commiseratively
- Halden anlayan bir şekilde
- Merhametli bir şekilde
- Teselli edici bir şekilde
commiseration
- Derdini paylaşma
- Merhamet, acıma