comminuted fracture ne demek?
- Ufalanmış kırık
- Parçalanmış kırık
ufalanmış
- Comminuted
comminuted
- Bkz. kominütif
- Parçalanmış
- Ufalanmış
comminute
- Ufalamak, parçalamak, ezmek
- Ezmek, ufalamak, toz haline getirmek.
fracture
- Kırma, kırılma
- Kırık
- Kemik veya kıkırdağın kırılması
- Yarık
- Çekiçle kırılınca madenin meydana çıkan yüzeyi
- Kırmak çatlatmak, yarmak
- Kırılmak