clutter ne demek?
- Darmadağın etmek
- Yığmak, düzensizce atmak
- Koşuşmak
- Gürültü etmek
- Gürültülü bir şekilde ve acele olarak konuşmak
- Yığın, çöp yığını
- Karışıklık, kargaşalık
- Gürültü, patırtı.
- Altüst etmek
- Tıka basa doldurmak
darmadağın
- Çok dağınık ve karışık, darmadağınık, tarumar.
- Cock a hoop.
- In pieces.
clutter rejection
- Parazit yansımaları bastırma
clutter signal
- Parazit yansıma sinyali