close ne demek?
- Kapamak, kapatmak
- Yaklaşmak
- Yakın, birbirine yakın
- Anlaşmak, uzlaşmak
- Kısımları birbirine yakın, sıkı
- Kapalı, kapatılmışı
- Dar, sıkışık
- Havasız
- Fikirlerini açıklamaktan kaçınan, sıkı ağızlı
- Gizli tutulan, saklı, mahrem
- Cimri, hasis
- Ağzı kısarak söylenen (harf)
- Hemen hemen eşit olan
- Avlu, kilise avlusu, etrafı çevrili arazi
- Ve iskoç geçit, giriş yolu.
- Sonuç, nihayet
- Bağlantı: göğüs göğüse kavga.
- Tıkamak doldurmak (delik)
- Son vermek
- Etrafını çevirmek, ihata etmek
- Kapanmak
- Sona ermek
- Anlaşmaya varmak
- Birleşmek
close a window split
- Yarım pencereyi kapat
close all
- Tümünü kapat