cavernous ne demek?
- Mağaraları olan
- Derin göz
- Kalın, derinden gelen ses
- Delikli, gözenekli
- Mağaraya ait.
- Mağaralarla dolu, delikli, mağara gibi
- Bkz. kavernöz
kavernöz
- Kovuksu
- Oyuklu, boşluklu, kavernozus.
- Cavernous.
cavernous body
- Kavernöz cisim
- Süngersi cisim
- Bkz. corpus cavernosum
cavernous sinus
- Sfemoid kemiğin her iki kısmında bulunan venöz kan kanalı
- Bkz. kavernöz sinüs
- Kovucuklu sinüs