capability ne demek?
- Yetenek
- Kabiliyet
- İstidat
- İktidar, güç
- Kapasite
- Ehliyet.
yetenek
- Bir kimsenin bir şeyi anlama veya yapabilme niteliği, kabiliyet.
- Bir duruma uyma konusunda organizmada bulunan ve doğuştan gelen güç, kapasite.
- Kişinin kalıtıma dayanan ve öğrenmesini çerçeveleyen sınır.
- Dışarıdan gelen etkiyi alabilme gücü.
- Herhangi bir şeyi öğrenmek, bir işi yapmak ve tamamlamak ya da bir duruma başarıyla uymak konusunda organizmada bulunan ve doğuştan gelen güç.
- Kişinin kalıtımsal olarak öğrenmesini çerçeveleyen sınır.
- Dışarıdan gelen bir etkiyi alabilme gücü.
- Ability.
- Accomplishments.
- Accomplishment.
capabilities
- Yetenekler
capable
- Duyarlı, etki altında kalabilen
- Becerikli
- Muktedir
- Ehliyetli, kabiliyetli
- Yetenekli, kapasiteye sahip