calamitously ne demek?
- Talihsiz bir şekilde
- Korkunç bir şekilde
talihsiz
- Talihi ters olan, talihi kötü olan, şanssız, bahtsız (kimse)
- Poor.
- Rough.
- Tough.
- Tragic.
- Unfortunate.
- Untoward.
- Grief-stricken, unfortunate, unlucky, ill fated, inauspicious, ill-starred, cursed, disastrous, down on one's luck, evil, hapless, ill-omened, infelicitous, star crossed.
- Hapless.
- Unlucky.
calamitous
- Belalı, felaketli
calamitousness
- Şanssızlık
- Talihsizlik