cabir ne demek?
Kökeni: Arapça
- Allah'ın hükümlerini uygulamada güç kullanan.
- Osmanlıca'da yazılışı: câbir.
- Cebredici, zorla yaptıran.
- Şefkatsiz, merhametsiz.
- Aziz ve kuvvetli olan.
- Zorlayan, cebreden.
- Galip gelen.
cabire
- Çalışan, çaba gösteren.
- Kudretli, galip, üstün.
- Bir kadın adı.
- Bkz. cabir.
cabirülensarı
- Cabir Bin Abdullah El-Ensari (R.A.) da denir. Meşhur sahabelerdendir. Bizzat Resul-i Ekrem'den (A.S.M.) ilim ve feyiz almış ve zamanında Medine-i Münevvere'nin müft--uşu-- olmuştur. En çok hadis rivayetiyle meşhur olan altı sahabeden biridir. 1540 hadis rivayet etmiştir. 19 gazada hazır bulunmuştur. Hicri 73 tarihinde 94 yaşında Medine-i Münevvere'de vefat etmiştir. Akabe biatinde bulunan 70 Ensar'dan Medine'de en son vefat eden bu zattır. (Osmanlıca'da yazılışı: câbir-ül-ensarî)