buka ne demek?
- Hayvanların ayağına bağlanan, kelepçeye benzeyen bir araç. (Yenikent *Aksaray -Niğde)
- 1. ülke, y 2. büyük bina. 3. ben, benek. buka han: altınordu devletinin bayagut boyundan nogay yarguçi adlı prensin oğlu
- Yer parçası, ülke. (Osmanlıca'da yazılışı: buk'a)
bukağı
- Ağır cezalıların ayaklarına takılıp ucuna pranga bağlanan demir halka
- Kaçmaması için hayvanların ayağına takılan zincir, demir köstek.
- Türk cambazının bir gösterisi : Ayağı ya da saçları ip üzerindeki makaraya bağlayıp kayma becerisi.
- Fetter.
- Hobble.
bukağı vurmak
- Bukağı takmak.