blasphemously ne demek?
- Günahkar bir şekilde
- Saygısızca
- Kutsal şeylere saygısızlık ederek
günahkar
- Günah işlemiş, günahlı.
- Günah işlemiş (kimse), günahlı.
- Günah işleyen, günahlı. (Osmanlıca'da yazılışı: günahkâr)
- Sinful, wicked, erring, evil, fallen, guilty, reprobate, sacrilegious, ungodly, unrighteous.
- Sinful.
- Sinner.
- Wrongdoer.
- Culpable.
- Impious.
blasphemous
- Kafir, dine küfreden
blasphemous libel
- Dine hakaret suçu
- Yayın yoluyla dine hakaret