beslenmek ne demek?
- Kendini beslemek.
- Besleme işine konu olmak.
- Feed.
- To feed.
- To be fed.
- To be nourished.
- To take nourishment.
kendini
- Oneself.
- Himself.
- Herself.
- Itself.
- Pass off.
- Thyself.
- Yourself.
beslenme
- Beslenmek işi.
- Vücut için gerekli besin maddelerinin alımı.
- Besin maddesinin canlı tarafından yutulması, sindirilmesi, damarlarla kullanılacakları yerlere taşınması ve sonunda organizma tarafından kullanılacak hâle getirilmesi. Alimentasyon, nütrisyon.
- Canlıların gelişmeleri ve yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli olan besin maddelerini dışardan sağlamaları ve kullanmaları faaliyeti.
- Besin maddelerinin canlı organizmaya alınmasıyla atık maddelerin vücuttan atılmasına kadar geçen süre içinde uğradığı, mekanik, fiziksel, kimyasal ve fizikokimyasal olayların bütünü, alimentasyon.
- Alimentary.
- Nutritive.
- Nutrition.
- Alimentation.
- Nourishment.
beslenme alışkanlığı
- Bir yemin hayvanlara verilme süresi arttıkça, yem tüketimi ve işkembedeki mikroorganizmaların popülasyonundaki değişmeler gibi nedenlerle sindirim ve yemden yararlanma oranının artması.
- Feeding habit.