belirtmek ne demek?

  1. Açıklamak, tebarüz ettirmek

    Üzüntülerini kırgınlıklarını dudak büküp susarak belirtir.

    N. Cumalı
  2. Belirli bir duruma getirmek.
  3. Meydana çıkartmak.
  4. Daha açık, daha anlaşılır hale getirme.
  5. İşaret etmek, göstermek.
  6. Bilinen elemanlar yardımı ile yeni bir elemanı bildirmek.
  7. Resmin herhangi bir kısmını göz çarpacak hale getirme.
  8. Tayin etmek, tebarüz etmek, tasrih etmek.
  9. (en)Point out.
  10. (en)Define.
  11. (en)Remark.
  12. (en)Represent.
  13. (en)Signify.
  14. (en)Deliver oneself.
  15. (en)Denote.
  16. (en)Embody.
  17. (en)Emit.
  18. (en)Enumerate.
  19. (en)Evidence.
  20. (en)Exude.
  21. (en)Feature.
  22. (en)Import.
  23. (en)Indicate.
  24. (en)Manifest.
  25. (en)Predicate.
  26. (en)Purport.
  27. (en)Show.
  28. (en)Sign.
  29. (en)State.
  30. (en)Ventilate.
  31. (en)Assert.
  32. (en)Betray.
  33. (en)Couch.
  34. (en)Designate.
  35. (en)Emphasize.
  36. (en)Expound.
  37. (en)Express.
  38. (en)Frame.
  39. (en)Mark.
  40. (en)Register.
  41. (en)Stress.
  42. (en)Suggest.
  43. (en)Tinge.
  44. (en)Underline.
  45. (en)To indicate.
  46. (en)To state.
  47. (en)To denote.
  48. (en)To express.
  49. (en)To remark.
  50. (en)To frame.
  51. (en)To signify.
  52. (en)To designate.
  53. (en)To mark.
  54. (en)Specify.

belirtme

  1. Açıklama, belli bir hale getirme, göz önüne koyma.
  2. Belirli kılma, görüş bildirme, tasrih
  3. Temayüz ettirme, tayin.
  4. (en)Specification.
  5. (en)Clarification.
  6. (en)Clear revelation.
  7. (en)Clearly revealing.
  8. (en)Designation.
  9. (en)Determination.
  10. (en)Full definition.

belirtme i hali

  1. Bkz. Grek -i hali.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

belirtmebelirtme i halibelirtme çizgileribelirtme çizgisibelirtme çizgisi seçenekleribelirtbelirteçbelirteç ekibelirteç elementbelirteç organizmabelirbeliren mesajbeliren pencerebelirgebelirgi
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın