barut fıçısı ne demek?
- Her an kavga, dövüş, savaş çıkabilecek yer.
- Barut koymaya, doldurmaya ve muhafaza etmeye yarayan kutu, fıçı.
Powder barrel.
barut
- Ateşli silahla bir merminin atılmasına veya herhangi bir aracın fırlatılmasına yarayan, patlayıcı madde.
- Kovan içerisinde çok kısa zamanda yanarak hacminin 300 ile 900 katı oranında gaz meydana getirmek suretiyle mermi çekirdeğinin itilmesini ve silahın tekrar kurulmasını sağlayan, fişeğin yanıcı maddesi.
- Tutuşturulduğunda hızla yürüyen tepkimelerle oluşan gaz ürünlerinin yaptıkları basınçla patlayan, potasyum nitrat, toz odun kömürü ve kükürt karışımı.
- yanıca - yakıcı madde
- Yun. Güherçile ile kükürt ve kömürden mürekkeb, alev alıcı bir maddedir ki, toz halinde olup, umumiyetle ateşli silahlarda ve taş kırmak gibi işlerde kullanılır.
Gun-powder.
Gunpowder.
Powder.
Quick to anger person.
Black miner's powder.
barut ağacı
- Cehrigiller (Rhamnaceae) familyasından, 2-3 m yükseklikte, kabukları müshil olarak kullanılan ağaççıklar. Ciğar.
Black alder, dog wood.
Bourdaine
Frangula alnus
fıçı
- Bir araya getirilerek çemberlerle tutturulmuş ensiz tahtalardan yapılan, yuvarlak, karnı şişkin ve altı üstü düz kap
- Bu kabın alabileceği miktarda olan.
- İçindefıçılama işlemi yapılan aygıt.
Tap.
Barreled.
Barrelled.
Cask.
Barrel.
Wood.
Butt.