bölünmek ne demek?

  1. Belirli bölümlere, parçalara ayrılmak

    Saçları biraz evvel taranmış gibi intizamlı, ortasından ikiye bölünmüş.

    P. Safa
  2. (en)Divide.
  3. (en)Segment.
  4. (en)Split.
  5. (en)To be divided.
  6. (en)To be partitioned.
  7. (en)To be separated.
  8. (en)Cleave.
  9. (en)Fall into.
  10. (en)Part.

bölünme

  1. Hücrelerin, belli bir büyüklüğe ulaştığında eşit bölümlere ayrılıp çoğalması.
  2. Yarışta toplu olarak koşarken birbirinden ayrılma.
  3. Bölünmek işi.
  4. Bir molekülün bölünmesi.
  5. Halka kırılması veya bir aromatik halkanın açılması.
  6. Canlı bir hücrenin bölünmesi.
  7. Zigotu izleyen yarıklanma. Vitellus maddesinin miktarı ve dağılımına göre total ve parsiyal olmak üzere iki türlü bölünme biçimi bulunur.
  8. Eşit büyüklükte, iki veya daha fazla kız hücre oluşumuyla sonuçlanan ve genellikle bakteri gibi tek hücreli organizmalarda görülen eşeysiz üreme biçimi.
  9. (en)Scission.
  10. (en)Division.

bölünme ile ilgili

  1. (en)Divisional.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

bölünmebölünme ile ilgilibölünmemekbölünmemişbölünmezbölünbölünebilenbölünebilirbölünebilir akreditifbölünebilir grupbölübölü çizgisibölü imibölücübölücü kemer
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın