azdırmak ne demek?
- Azmasına sebep olmak.
- Azgın duruma getirmek.
- Şımartmak.
- Kötü davranış veya alışkanlıklara sürüklemek, yoldan çıkarmak.
- Duyguları coşturmak, zapt edilemez hale getirmek.
- Yarayı iltihaplandırmak.
Lead astray.
Drive smb.
Wild.
Excite.
Exacerbate.
Irritate.
Windfall.
To inflame.
To exacerbate.
To turn sb on.
To spoil şımartmak.
To deprave.
To debauch.
To irritate.
To tease.
To excite sexually.
To spoil.
To corrupt.
To lead astray.
Seduce.
azdırma
- Azdırmak işi.
- Yağlı güreşte güreşin kızışması; saldırıların ve oyun uygulamaların sıklaşması.
Exacerbation.
azdırmamak
Form of azdırmak) exacerbate, drive smb.
Wild, excite; irritate; lead astray.