attesting the truth of ne demek?
- Tasdik
tasdik
- Doğrulama.
- Onay, onaylama.
- Bk. evetleme
- Onay. ~ etmek: onaylamak.
- Doğruluğunu kabul etmek. Bir kararın nizama, şeriata, kanuna uygun olduğunu kabul edip imzalamak. (Bak: Dimağ)
- Okay.
- Validation.
- Acknowledgment.
- Sanction.
- Affirmation.
attesting
- Tasdik etme
- Ispat etmek, kanıtlamak, onaylamak, doğrulamak, beyan etmek, iddia etmek, yemin ettirmek
attesting witness
- Onaylayan tanık
- Yemin eden şahit
the
- Belirli durumlarda isimden önce kullanılır
- O (tarif edatı, harfi tarif, belirtme sıfatı)
- Ne kadar, o kadar (mukayese sıfatlarından evvel)
truth
- Gerçeklik, gerçek
- Gerçek, hakikat
- Doğruluk, sıhhat
- Samimiyet, vefa
- Sadakat, içten bağlılık
- Aslına uygunluk, hakikilik
- Dürüstlük