atılmak ne demek?
- Atma işine konu olmak.
- Saldırmak, hücum etmek.
- Bir şeye doğru birden gitmek, birden bir davranışta bulunmak
Küçük köpek ince sevinç çığlıkları çıkarıyor, zıplıyor, havlıyor, atılıyordu.
S. F. Abasıyanık - Bir işe girişmek, başlamak
- Patlamak.
- Bir yerden, görevden veya işten uzaklaştırılmak.
- Rush.
- Dash.
- Make a dash.
- Take a step.
- Adventure.
- Burst.
- Dart.
- Embark.
- Embark upon.
- Fling.
- Hurl oneself.
- Launch out into.
- Leap.
- Walk the plank.
- Plunge.
- Rip into.
- Shoot ahead.
- Stand out.
- Stand out against.
- Start in.
- Throw on.
- Throw oneself into.
- Charge.
- Court.
- Pounce.
- To be thrown.
- To be discarded.
- To be dismissed.
- To get the sack kovulmak.
- To rush.
- To dash.
- To attack saldırmak.
- Hücum etmek.
- To break in on.
- To burst in upon.
- To begin.
- To go into girişmek.
- Başlamak.
- To be thrown / discharged.
- To be cast.
- To assail.
- To attack.
- To be fired.
- To be sacked.
- To be cast away.
- Drive at.
- Fly out at sb.
- Get thrown out.
- To engage in a lob of business.
- Lunge.
- Shoot.
atılma
- Atılmak işi.
- Atmak işine konu olmak.
- Hamle yapma.
- Dash.
- Expulsion.
- Push.
- Being thrown / discharged.
- Élan.
- Attack.
- Thrust.
atılma dönemi yarılanma ömrü
- Tek bölmeli modele göre ilacın yarılanma ömrü.
- Plazma ilaç yoğunluğu-zaman eğrisinde atılma döneminin yarılanma ömrü (
- 693/