arzu ne demek?
Kökeni: Farsça
- Meşhur halk hikayelerinden olan Arzu ile Kamber hikayesinin kadın kahramanı.
- Özlemek, müştak olmak. "arzum" olarak da kullanılır.
- Heves
İçimde nice zamandan kalma bir arzu var.
A. İlhan - Emel, heves, meyl.
- İstenilen, beğenilen.
- İstek, dilek
Will.
Thirst.
Desire.
Longing.
Yearning.
Wish.
Want.
Request.
Affect.
Appetence.
Appetency.
Appetite.
Aspiration.
Conation.
Craving.
Hankering.
Hunger.
Intentness.
Lust.
Maggot.
Passion.
Prurience.
Pruriency.
Rage.
Urge.
Dream.
Fancy.
Ambition.
arzu buyurmak
- Istemek, emretmek.
arzu dolu bakış
Ogle.