aralık ne demek?
- Yılın 12. ayı. Örnek: Aralık akşamları öyle uzundur ki; neredeyse her şair için yeni bir şiir yazma garantisindedir. (Salih Aslanparçası)
- İki şey arasındaki açıklık, mesafe.
- Sıra, vakit
O aralık açıkgözün biri de ayağımdan çıkan potini almış savuşmuş.
M. Ş. Esendal - Uygun, elverişli durum, fırsat.
- Evin iki bölümü veya iki oda arasındaki dar geçit, geçenek, koridor.
Demek dişini sıkarsa on sene sonra on beş dönüm tarlası, dört ceviz ağacı olacaktı.
S. F. Abasıyanık - Yılın otuz bir gün süren, son ayı, ilk kânun, kânunuevvel.
- Ayakyolu.
- Basımcılıkta harfler veya satırlar arasındaki açıklık, espas.
- Yarı açık, tam kapanmamış.
- Toplu cimnastiklerde, biri birinin ardı sıra durarak dizilenleri ayıran derinliğine açıklık.
- İki nota arasındaki perde uzaklığı.
- İki üşek arasında bir kıvılcım ya da yay atlamasının oluşabileceği uzaklık.
- Bir mıknatıssal çevrimin iki parçasını ayıran hava aralığı.
- Belirli iki değer arasındaki bölge.
- Gap.
- Gap, interval.
- Ajar.
- Half-open.
- Crack.
- December.
- Space.
- Interval.
- Interspace.
- Separation.
- Time.
- Aperture.
- Daylight.
- Gangway.
- Hiatus.
- Interstice.
- Lacuna.
- Rift.
- Spacing.
- Corridor.
- Span.
- Opening.
- Moment.
- Passageway.
- Toilet.
- Watercloset.
- Half open.
- Slot.
- Chasm.
- Leeway.
- Joint.
- Deadspace.
- Break.
- Cranny.
- Dead space.
- Distance.
- Intermission.
- Spalte
- Espace, intervalle
- Distance
aralık algılama
- Gap sensing
aralık bırakma
- Spacing.