anlayamamak ne demek?
- Anlama gücünde olmamak.
- Not to understand, miss the point; elude, make nothing of.
anlama
- Anlamak işi, vukuf.
- Bir olay veya önermenin daha önce bilinen bir kanunun veya formülün sonucu olduğunu görme.
- Canlının herhangi bir nesnenin bilincine varmasını ya da onunla ilgili bilgileri edinmesini sağlayan süreç.
- Olay ve varlıkların anlamını kavrayabilme.
- Knowledge.
- Comprehension.
- Apprehension.
- Appreciation.
- Drift.
- Fathom.
anlayamama
- Incomprehension.
anlayamayacağı şekilde konuşmak
- Talk above smb.'s head.