anlam ne demek?
- Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, fehva, valör.
- Bir önermenin, bir tasarının, bir düşüncenin veya eserin anlatmak istediği şey.
- Sözcüklerin veya davranışların zihinde uyandırdığı izlenim.
- Tek iplikli nükleik asidin polaritesi.
Meaning.
Sense.
Point.
Explanation.
Acceptation.
Construction.
Content.
Denotation.
Effect.
Hang.
Import.
Inference.
Purport.
Purview.
Significance.
Significancy.
Signification.
Sound.
Strain.
Tenor.
Implication.
Sense mana.
Connotation.
Sense, meaning.
Sens
anlam alanı
- Zihinde aynı veya birbirine yakın kavramlar oluşturan kelimelerin meydana getirdikleri ortak alan: ülkü, hedef, gaye, maksat, ideal; kırılmak, incinmek, gücenmek, darılmak, küsmek; kesmek, koparmak, biçmek, üzmek, yolmak vb.
Semantic field.
Champ semantique
anlam aykırılığı
- Karşıt anlamlı kelimelerin, sözlerin bir araya gelmesi.