anger ne demek?
- Öfkelendirmek
- Öfke, hiddet
- Kızdırmak
- Sinirlendirmek, darıltmak
- Gazap, dargınlık
öfkelendirmek
- Öfkelenmesine yol açmak, kızdırmak.
- To anger.
- To infuriate.
- To enrage.
- Get sb's blood up.
- Inflame.
- Madden.
anger brace
- Dolap
anger easily
- Çabuk sinirlenmek
- Çabuk öfkelenmek