ampul ne demek?
Kökeni: Fransızca (ampoule)
- İçinde, elektrik akımı ile akkor durumuna gelerek ışık verebilen bir iletkeni bulunan, havası boşaltılmış cam şişe.
Karşımdaki duvara takılmış iki ampulden biri sönüktü ve bir gözü kırpılmış bir insan gibi bana bakıyordu.
Kemal Bilbaşar - Ufak ilaç şişesi, derialtı enjeksiyonlarında kullanılan mühürlenmiş cam kabı
- İçinde sıvı durumda ilaç bulunan cam tüp.
- Işıyıcı maddeyi saran saydam ya da yarı saydam kılıf. Not: Endüstride akkor lambaampulu: Kavanoz.
- Fr. İçinde elektrik akımı yardımıyla ışık vermeye yarayan bir iletken bulunan, havası boşaltılmış olan cam şişe.
- Bk. ışıtaç
- Bulb.
- Lamp.
- Ampoule.
- Light bulb.
- Electric bulb.
- Ampul.
- Ampule.
- Vial.
- Glass bulb.
- Same as Ampulla,.
- Small bottle that contains a drug.
- Kolben
- Ampoule
ışıtaç
- Havası boşaltılmış cam şişe içinde elektrik akımı ile akkor duruma gelerek ışık veren aygıt. Tiyatro ışıldaklarında bunların çeşitli amaçlara yönelik olanları vardır.
- Ve televizyon çalışmalarının çeşitli aşamalarında, özellikle aydınlatmada, yapma ışık kaynağı olarak kullanılan ve değişik yapıda, boyda, güçte çeşitleri olan aygıt. (Genellikle, havası boşaltılmış ya da içinde özel bir gaz bulunan camdan bir kap içinde bir telin elektrik akımıyla akkor duruma geçirilmesiyle çalışır).
- Elektriksel ya da kimyasal erkeyi ısıya dönüştürerek ışık veren aygıt.
- Lamp.
- Bulb.
- Lampe, Leuchte
- Lampe
- Lampe, ampoule
- Lampe
ampul biçimli
- Bulbaceous
ampul duyu
- Bulb holder, lamp socket.