amadeyi ne demek?
- Bir cümlenin içine sözdizimi bakımından kendisine bağlı, olmıyarak katılan, başka bir cümle, söz veya kelime. "Bütün dostları (zâten onun pek dostu da yoktu) kendisini bırakıverdiler" gibi., (ARADEYİLİ, Parenthétique ).
- Parenthèse
amade
- Osmanlıca'da yazılışı: âmâde.
- Bir işi yapmaya hazır olan.
- Hazırlanmış, hazır.
- At the disposal of.
- Prepared for.
- Prepared.
- On toast.
- Ready.
amadegı
- Hazırlık, amadelik. (Osmanlıca'da yazılışı: âmâde-gî)