amaç ne demek?
- Ulaşmak istenilen sonuç, maksat
Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz.
AnayasaEvet ama öteki kızı bu iş için kaçırdılarsa amaçlarına ulaştılar.
A. Ümit - Gaye
Kuruluş amaç ve şartlarını kaybeden yahut kanunun öngördüğü yükümlülükleri yerine getirmeyen dernekler, kendiliğinden dağılmış sayılır.
AnayasaHer milletten, her tabakadan, huyları, dinleri, dilleri farklı fakat amaçları aynı olan insanların bulunduğu bir yerdi burası.
İ. O. Anar - Hedef
Vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı maliye politikasının sosyal amacıdır.
AnayasaAmaç, şüphe götürmeyecek ilk kesin bilgiye varmaktı.
İ. O. Anar - Nişan alınan yer, nişan tahtası.
- Hlk. Çift öküzü.
- Erişilmek istenen sonuç, erek, hedef.
- Ülkü.
- Saban demiri. (Osmanlıca'da yazılışı: âmâç)
- Bir kimseye veya bir kurula verilen özel amaçlı görev, misyon
- Eğitim alanında bir etkinliğe, bir eyleme ya da bir işe başlarken erişilmek istenilen, öğrenim sürecine bütünlük ve anlam kazandıran sonuç.
- Eğitim görevlilerince saptanan ve düzenlenen programlar sonucu öğrenci davranışında gerçekleşmesi istenilen değişme.
- Goal.
- Target.
- Ideal.
- Intention.
- Will.
- Bourn.
- Bourne.
- Cause.
- Consummation.
- Design.
- Destination.
- Dream.
- Drift.
- Function.
- Idea.
- Intent.
- Meaning.
- Mission.
- Object.
- Objective.
- Point.
- Purpose.
- Scope.
- Sense.
- Terminus.
- Turn.
- View.
- Wherefore.
- Sake.
amaç basamakları varsayımı
- Bir canlının zaman ve yer yönünden ereğine yaklaştıkça artan bir canlılık ve hareketlilik göstereceğini ileri süren bir kuram.
amaç dışı
- Gaye dışı, güdülen hedefin dışında olan.