alınmak ne demek?
- Alma işi yapılmak
Mahalle mektebinden alınmış, rüştiyeye verilmiş.
H. R. Gürpınar - Elde edilmek
Her biri gerçek hayattan alınmış birer gerçek olmak.
H. R. Gürpınar - Uyarlanmak, adapte olunmak.
- Bir sözün, bir davranışın kendisine karşı olduğunu sanarak incinmek, kırılmak.
- Zapt edilmek.
Be offended.
Get the needle.
Take offense.
Take offence.
Take umbrage at.
Be enrolled.
Be enroled.
Gain admission.
Resent.
Passive of almak.
To resent.
To take offence.
To be offended.
To be bought.
To take offense at.
alma
- Bkz. kendine çekme, tutulum
- Almak işi.
- Alıntı, iktibas
- Bk. çevirim
- Vericiden gönderilerek dalgalık yardımıyla toplanan resim ve ses imlerininalmaçta belirmesi.
- İade ilmühaberi.
Acceptance.
Adoption.
Excision.
Extraction.
alınma
- Alınmak işi.
Inclusion.
Receipt.
Reception.
Umbrage.
alınma tarihi
Purchased date