akabe ne demek?
Kökeni: Arapça
- Tehlikeli, sarp ve zor geçit.
- Atlatılması zor güçlük, muhtıra.
- Badire
Bu akabeyi de atlatırlarsa rahata kavuşurlar.
- Sarp ve çıkılması zor yokuş.
- Muhatara
- Bir durumun ya da bir hastalığın geçilmesi en zor ve tehlikeli devresi, tehlike
Bu akabeyi de atlatır isek sonra biz seninle nasıl olsa geçiniriz zannederim.
H. R. Gürpınar - Bkz. akabat
- Al aqabah
akabe biatı
- Nübüvvetin 11. senesinde Mekke'nin haricindeki Akabe denilen yerde Medine ahalisinden bir cemaatın, Hz. Peygamber'le (A.S.M.) gürüşüp konuşarak İslam'ı kabul ve tasdik ettikleri biat hadisesi.
akabe cemresi
- Hac görevini yerine getirirken yedi taş atılarak şeytan taşlanan yer, cemre-i akabe, büyük şeytan